Salı, Nisan 03, 2007

"kalbin hafızası"


Bu gece dolunay var…Dolayısıyla var oluşum bir şeyler yazmak için kalemi elime tutuşturuyor.. E ben kimim ki, ya da kim var oluşuna karşı koyabiliyor ki ben koyayım?..Girizgahlar yerinde bitirilmeli.

Gir gelişme paragrafına…

Hafızadan bahsedeceğim bu gece..
Kötü hafızadan.
Kötü ve İyi hafızanın aşkından...
Şimdi böyle bir ilişki isminden de anlaşıldığı üzere akıllara zarardır.
Peki böyle bir ilişkiye niye başlanır?

1) Salaklıktan
2) Sıkıntıdan
3) Macera arayışından
4) Dengelenme arzusundan
5) Hepsi
6) Hiçbiri

Doğru seçenek yoruma açıktır, size bırakıyorum. Benim için önemli değil hangisi olduğu çünkü doğum ya da ölümle değil yaşamakla ilgileniyorum.

Gelelim nasıllarına o zaman…

Kötü hafıza aslında zekidir, laneti unutkanlığında gizlidir. Kullanım süresi kişiden kişiye değişir. Doğası var oluşu gereği anlara takılır, anlarda yaşar, anlar yaratır ve onlara aşık olur.

İşte işleri karıştıran da şu an meselesidir.

Çünkü İyi hafıza işte bu anlık hezeyan durumlarının tekinde gelir.

Çünkü İyi hafıza, var oluşu, doğası gereği an toplayıcısıdır. Bütün anları iyisiyle kötüsüyle yaşamak, hatırlamak ve onlarla kendini sürekli yeniden yaratmak ister.

İyi hafıza birikmek ister.

Birikim burada “an”ahtar kelimedir.

Kötü hafıza biriktiremez. Biriktirse hatırlayamaz. Hatırlasa iki an arasındaki köprüde,
“-köprüden geçemedim, az doldur içemedim..” şarkısını mırıldanır.

Aşklarını yaşarken gün be gün iki hafıza, anlar birikir anılara dönüşür.

İşte trajikomik durumda, tam bu noktada, nokta atışıyla, tepe noktasına dönüşür,

çünkü anılar Kötü hafızada unutulurken, İyi hafızada aşkı büyütür.

Biri büyürken, biri küçülür.
Biri yakınlaşırken, diğeri uzaklaşır.
Anılardan anlara bir avuç hayal kırıklığı kalır.

İyi hafızanın laneti, her şeyi hatırlamasıdır.
Öyle ki, her şey olup bittiğinde,
Kötü hafıza başka anlar peşinde koştuğunda dahi, onsuz,
sadece anıları ve yarattıklarıyla hayatına devam edebilir.

Peki bu nasıl bir boktan durumdur? Hiç mi çıkış şansı yoktur?

Vardır…

Kötü hafıza sadece kalbinin hafızasını hatırlamalıdır.

Kalbini cebine koysun gelsin yeter ki, İyi hafıza onu tamamlayacaktır.

Örnek mi? Buyurun, şöyle ki..

“-köprüden geçemedim, az doldur içemedim..”

diyen Kötü hafızaya, İyi hafıza şarkının gerisini hatırlatır..

“-sen benden vazgeçtiysen, ben senden geçemedim..
ay doğar mavi mavi..rüyamda gördüm seni yar..”

Hiç yorum yok: